Pazar, Ekim 23, 2005

en kötü günümüz böyle olsun

telefonun mp3 playerını kullanalı beri discman i bi kenara atmıştım. öyle cdye karışık mp3 doldurmaya falan kasmaz oldum. tabii bir anda telefon gidince [gitti evet canım telefonum. telefona bağlanılır mı ulan hasta mısın] ne dinleyeceğimi şaşırdım. discmanin içinde placeboSleepingWithGhosts vardı. elimdeki en güncel toplamalara baktım, en son mayıs playlistinden derlenmiş mp3 cdsi ve yazın evde dinlemek için yapılmış 18 şarkılık audio cd.

mp3 toplaması yapmak eğlenceli bişey... müzik klasöründe bir keşfe çıkıyorum varlığını unuttuğum hatta aptallığıma doymayayım [ühü ühü telefonu da kaybettin aptal] tekrardan indirdiğim parçalarla selamlaşıyorum. zamanında delice dinlediğim grupların enBiSüperlerini seçiyorum. ya da seçmiyorum, özlediklerimi koyuyorum. bu bayar bu baymaz diyorum... uzuun zamandır hatırını sormadığım mor ve ötesi klasörünü de son kalan 100mb yer için ziyaret edeyim dedim. hani kokular insanı saçma sapan bir yerlere götürür ya, bazen bi şarkı dinleyince de bi yerlere gidilebiliyor ya, normal tabii bu. fakat şarkıların adlarına bakınca insanın içinin acıması nedir sorarım size...

ya sormuyorum anasını satayım, promise-theme of laura katıyorum her listeye, kıyamıyorum. tamam o kadar. allahım, yüreğimde ince sızı hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı...

04.24, mp3 toplaması yaparken saat 4ün kozmik güçler açısından ne ifade ettiğini düşünüyor iken.

Hiç yorum yok: