Salı, Ağustos 16, 2011

28

28 yaşındayım.
Babam 28 yaşındayken benden daha çok kitap okumuştu, bir müzik aleti çalabiliyordu, kendisinden tecrübeli insanlarla nasıl konuşacağını biliyordu ve gerçek manada hayatta kalmanın nasıl bir şey olduğunu da biliyordu. Benden ve birçok kişiden daha iyi araba kullanıyordu, avlanabiliyordu ve mesleğinde de muhtemelen benden daha iyiydi. Ama galiba benim daha çok param var, bu da aslında, benim babam onun babasından daha varlıklı olduğu için böyle.

Babam 28 yaşındayken ben doğmuşum, benim çocuğum yok. Onun da, yıkaması gereken çamaşırlar, silmesi gereken ocak ve süpürmesi gereken halılar yokmuş, yemek yapması da gerekmiyormuş ama bunların hepsini benden daha iyi yapabileceğine eminim.

Ben küçükken, babam merak ettiğimiz şeyleri çok düzgün çizgiler, çok muntazam daireler ve harika şemalar çizerek anlatırdı. O zamanlar denediğimde o kadar iyi çizemediğimi biliyordum ama günün birinde, mesela onun yaşına geldiğimde, belki daha bile önce, en az onun kadar iyi çizeceğime emindim. Bize resim çizdiği yaşlara gelmeme birkaç sene kalmış olmalı, ben de, fena olmayan çizgiler, neredeyse muntazam daireler çizebiliyorum. Ancak onlarla, babamın anlattığı gibi şeyler anlatamıyorum. Kağıt üstünde inşa edip çalıştırdığı mekanizmaları bir çocuğun anlayabileceği berraklıkta anlatabildiği için çok basit sandığım bu işi, günün birinde en az onun kadar iyi yapabileceğime de emindim. Halbuki ne onun kadar iyi bildiğim şeyler var, ne de berrak bir zihnim.

28 yaşındayım. 27 yaşında olmak daha iyiydi ama, 29 yaşında olmaktan iyidir. Genç sporcuların rekorlar kırıp turnuvalarda isim yaptıkları yaşı geçtim, artık benim yaşımdaki sporcular genç olmuyor, ben de kendimi onlarla kıyaslamıyorum. Yine de genç girişimcilerin hepsi en büyük paralarını daha kazanmadılar, en büyük işlerini henüz kurmadılar, belki bir yerde onları yakalayabilirim.

28 yaşındayım, zihnim çamurlu sular gibi. Teşhisi koyacak kadar akıllı olduğuma göre, çareyi bulacak kadar da akıllı olduğuma inanıyorum. Babam kadar iyi araba kullanabileceğime de, işimde onun kadar iyi olabileceğime de, bir gün ondan daha çok para kazanabileceğime de -hâlâ- inanıyorum.

Bütün bunları o hayattayken yapabilmeyi çok isterim. Çünkü o zaman emeğini boşa çıkarmamış olurum.

(bir de bunları okuyup, zayıf biri olduğumu düşünmesin isterim)